Oduncu, özellikle gazeteciler olmak üzere toplumun birçok kesimi üzerinde baskı yaratan bu yasanın, eleştirel haberciliği cezalandırdığını ve bu nedenle yürürlükten kaldırılması gerektiğini savundu.
Kanun teklifinin gerekçesinde, Türk Ceza Kanunu'na 2022'de eklenen "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçunun, basın ve ifade özgürlüğü üzerinde ciddi bir baskı unsuru haline geldiğini belirtti.
Oduncu, yasanın adil, bağımsız ve tarafsız haberciliği kısıtladığını, toplumun haber alma hakkını tehdit ettiğini vurguladı. "Basın ve ifade özgürlüğü, demokratik bir toplumun temel taşlarındandır. Bu düzenleme, basın özgürlüğünü baskı altına alarak ifade özgürlüğünü sistematik olarak kısıtlamaktadır" dedi.
Yasanın uygulanma sürecinde 4.500'den fazla kişi hakkında soruşturma açıldığını, 64 gazeteciye yönelik 80'den fazla soruşturma yürütüldüğünü, gazetecilerin tutuklandığını ve gözaltına alındığını hatırlatan Oduncu, özellikle deprem, yolsuzluk ve seçim haberleri nedeniyle açılan soruşturmaların, yasanın gazeteciliği kontrol altına alma amacına hizmet ettiğini gösterdiğini ifade etti.
Oduncu, yasanın sadece gazeteciler üzerinde değil, tüm vatandaşlar üzerinde baskı oluşturduğunu ve oto sansür mekanizmasını tetiklediğini belirterek, "İnsanlar, herhangi bir haber paylaşımı veya eleştirel yorumun cezai yaptırımla karşılaşabileceği endişesiyle düşüncelerini açıklamaktan kaçınmaya başlamıştır" dedi.
Oduncu, düzenlemenin kaldırılması için şu çağrıyı yaptı: "Basın, iktidarın çizdiği sınırlarla değil, kamu yararı ve etik ilkeler çerçevesinde faaliyet göstermelidir. Bu teklif, yalnızca gazetecilerin değil, tüm toplumun haber alma ve ifade özgürlüğünü koruma sorumluluğunun bir gereğidir."
