Önergesinde Oduncu, dilin bir halk için sadece kültürel bir olgu olmadığını, aynı zamanda bir varoluş gerçeği olduğunu vurguladı. Türkiye'de dil yasaklarının devam ettiğini ve Kürtçenin kamu hizmetlerinde ve eğitimde yeterince kullanılmadığını dile getirdi.
Oduncu, Kürtçenin kamusal alanda kullanımının anayasal ve yasal olarak güvence altına alınması gerektiğini savundu ve dilin korunması için somut adımlar atılması gerektiğini vurguladı.
Milletvekili Oduncu, önergesinde şu soruları sordu:
1- Dünyada 113 ülkede birden çok resmi dil kullanılmaktadır. Demokratik toplumlarda ana dil kişinin kimliğinin ayrılmaz bir parçasıdır. Türkiye’de milyonlarca kişinin konuştuğu Kürtçenin kamusal alanda yasaklanmasının gerekçesi nedir?
3- Ana dilleri Kürtçe olan çocukların, gençlerin ana dillerini öğrenmeleri için Kürtçe dersinin müfredata konması ve Kürtçe dilinde eğitim göreceği okulların açılması için bir çalışması var mıdır?
4- Anadili Kürtçe olan ve Türkçe konuşamayan kişilerin; sağlık, ulaşım, kültür gibi haklardan yararlanmaları için resmi kurumlarda uyarı bilgi levhaları dahil çok dilli hizmet neden verilmemektedir. Bu problemi çözmek için somut adımlar atılacak mıdır?
5- Türkiye’de yok olma ve kaybolma tehlikesi altında bulunan diller hangileridir? Bakanlığınızın Türkçe dışında diğer anadiller ile ilgili bugüne kadar yaptığı çalışmalar nelerdir? Bundan sonra anadillerin korunması için yapmayı planladığınız çalışmalar nelerdir?
6- Türkiye’de sefer yapan uçak, metro, tren, şehirlerarası otobüs vb. hatlarında neden Kürtçe ikaz yapılmamaktadır? Bu konu hakkında bir çalışmanız var mıdır?
7- Kürt kültür ve sanat alanındaki etkinliklerin özgürce gerçekleştirilebilmesi için alınacak tedbirler hakkında planlarınız var mıdır? Varsa nelerdir?