Hastaneden yapılan açıklama şu şekilde: 14 yaşında olan kız hasta, ani bilinç kaybı ile sabah saatlerinde acilimize başvurdu. Alınan bilgilere göre öncesinde sağlıklı olan hastanın öyküsü derinleştirildiğinde sobalı evde kaldığı öğrenildi. Diğer aile fertlerinde bir şikayet olmamasına rağmen kararlılıkla hastada karbonmonoksit zehirlenmesi olduğu düşünüldü ve pediatri uzmanımız Dr. Fatma Kanat’ın yaptığı tetkiklerde kandaki karbonmonoksit düzeyi yüksek olarak ölçülen hasta, çocuk yoğun bakıma alındı ve acil olarak hiperbarik (yüksek basınçlı) oksijen tedavisi organizasyonu 112 ekibiyle birlikte gerçekleştirildi. Bu süreçte pediatri uzmanımız Dr. Rabia Gündoğan Serin, her anında hastamızın yanında oldu ve Diyarbakır’da tedavisini alan hasta yoğun bakımımıza tekrar getirildi. 
Daha yoldayken bile bilinci açılan hasta, soba içindeki kazanı ısınmak için kendi odasına aldığını, bir süre sonra uyuyakaldığını bizlere söyledi. Erken tanı ve olası şüpheden yola çıkarak ısrarlı şekilde tedavi uygulanması ile hastamız tekrar hayata tutunmuş oldu.

Karbonmonoksit Zehirlenmelerinin Önemi:

Karbon Monoksit; odun, kömür, tezek, doğal gaz, tüp gazı, benzin, gaz yağı gibi yakıtların ocak,  tandır, şofben, soba gibi alanlarda yanması sırasında oluşur. Asıl olarak tam olmayan yanmalarda oluşmaktadır. Tam yanma için ortamda yeterli ve sürekli oksijenin bulunması gerekir ve menfezlerin bacaların açıklığı çok önemlidir. Renksiz, kokusuz, tatsız ve havadan hafif bir gaz olan karbonmonoksit,  “sessiz katil”  olarak da bilinir. Kırmızı kan hücrelerine bağlanarak organlara oksijen dağıtılmasına engel olur. Bu nedenle hiçbir farkındalık vermeden ölüme neden olabilir.  Isınma sistemlerinin düzenli olarak kontrol edilmesi, yeterli havalandırmanın olması, bilinçli kaliteli yakıt kullanımı ve erken uyarı sistemleri kullanılarak olası üzücü olaylardan kaçınmak oldukça önem arz etmektedir. İçinde bulunduğumuz bu kış aylarında benzer vakalar yaşamamamız adına gerekli tedbirleri herkesin almasını öneriyoruz"dedi.